BİLGE KAĞAN NE YERDİ ?

SON GÖLÜN DİBİNDEN YURTLAR

Orta Asya’yı gezip bu toprakların yemeklerini yerinde tadınca, kafamda tek bir soru belirdi: Bu yemeklerin kökeni neydi? İşte bu sorunun gayesiyle peşinden giderken, kendimi Orhun Abideleri’nde buldum.

Bir önceki yazıyı okumak için tıklayın.

BİR AŞÇININ GÖZÜNDEN TÜRK TARİHİ

SON GÖLDE AGALARLA BERABER
SON GÖLDE AGALARLA BERABER

Orhun Abidelerinde Ne Yenirdi?

Yazılı Türk tarihi oldukça geç başlamıştır. Ancak elimizdeki en eski belgelerden biri olan Orhun Abideleri, sadece siyasi olayları değil, dönemin yaşam kültürünü de anlatır. Bu yazıtlar sayesinde 8. yüzyıl Orta Asya Türklerinin ne yediğine dair de ilk bilgilere ulaşabiliyoruz.

Bu konuda Nevin Halıcı’nın “Orta Asya ve Göç Yolu Dönemi Mutfağı” adlı kitabı bana kılavuz oldu. Meraklısına kesinlikle tavsiye ederim.

Yuğ: Türklerde Ölü Yemeği

Orhun Yazıtları’nda dikkat çeken ifadelerden biri yuğ kelimesidir. Bu, ölen bir kişi için yapılan yas töreninde düzenlenen toplu yemek anlamına gelir.

“Bilge Kağan, ölen kardeşi için konuklar davet ederek ‘yuğ’ yemeği verdi.”

Bu tür törenler sadece matem değil; aynı zamanda birlik, paylaşım ve hatırlama kültürünün bir yansımasıydı.

Tonyukuk Ne Yediğini Söylemiş

Tonyukuk Abidesi’nde doğrudan mutfakla ilgili şu cümle yer alır:

“Geyik yiyerek, tavşan yiyerek oturuyorduk. Milletin boğazı tok idi.”

Bu ifade, o dönemde av hayvanlarının beslenmede önemli bir yer tuttuğunu gösteriyor. Aynı zamanda toplumun “boğazının tok” oluşu da ekonomik bir refahı işaret eder.

Yufka: Hem Ekmek Hem Metafor

Bir başka dikkat çekici cümle ise şöyle:

“Yufka olanın delinmesi kolay imiş… Kalın olursa delinmesi zor imiş.”

Bu cümlede yufka sadece bir yiyecek değil, aynı zamanda siyasi bir benzetme unsuru. Ancak bu benzetme yufkanın o dönemde bilinen ve tüketilen bir ekmek çeşidi olduğunu da kanıtlıyor.

Mutfakla İlgili Geçen Kelimeler

Muharrem Ergin’in sözlüğünde Orhun Abideleri’nde geçen mutfakla ilgili bazı kelimeler şunlardır:

– aş: yemek
– azuk: azık
– igid: beslemek
– geyik, tavşan: av eti
– semiz: yağlı, besili
– yuğ/yoğ: ölü yemeği
– to/tod: doymak
– yi: yemek fiili
– yuyka: yufka

İlk Mutfaklar, İlk Sofralar

Göçebe yaşam süren eski Türk topluluklarında mutfak kavramı bugünkü anlamında yoktu. İki taş arasında yakılan ateş, saç üzerinde pişirilen yufkalar, yer sofralarında yenilen et yemekleri ilk Türk mutfağının temelini oluşturuyordu.

Sonuç: Ne Yedik, Ne Öğrendik?

Bugün Türk mutfağının birçok öğesi binlerce yıl öncesine dayanıyor. Saçta pişen ekmekler, av etiyle yapılan yemekler, toplu yemek kültürü… Hepsi Orta Asya’nın sert ikliminde şekillenmiş, göçebe hayatla yoğrulmuş, kültürel hafızaya kazınmış.

Orhun Abideleri, sadece birer taş değil; Türk milletinin geçmişine dair hem siyasi hem de kültürel hafızayı barındıran metinlerdir. Ve bu taşların satır aralarında bir mutfağın doğuş hikayesi gizlidir.

 

Orta Asya Türk

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir